Biyografi Ara!

Binlerce biyografi keşfedilmeyi bekliyor

Mustafa Abdül Celil

Libya Geçici Ulusal Konsey Eski Başkanı

Sayfayı paylaş
İlgili Kategoriler
Mustafa Abdül Celil
Mustafa Abdül Celil
Libya Geçici Ulusal Konsey Başkanı 
Libya Adalet Eski Bakanı


1952 yılında doğdu. 1975 yılında Libya Üniversitesi Arap Dili ve İslam Çalışmaları Fakültesi'nin Şeriat ve Hukuk bölümünden mezun oldu. 1978 yılında yargıçlığa atandı ve uzun yıllar bu görevi sürdürdü. 2007'de Kaddafi tarafından Libya Adalet Bakanlığı görevine getirildi. Görevi esnasında, ülkesinde yaşanan bazı insan hakları ihlalleriyle ilgili rahatsızlıklarını basında dile getirdi.

Libya ayaklanması başladıktan kısa süre sonra 21 Şubat 2011'de Adalet Bakanlığı’ndan istifa etti.

Kaddafi muhaliflerine katıldı. 5 Mart 2011 tarihinde Kaddafi muhalifi Geçici Ulusal Meclis'in başına getirildi. Bu hareketin başkanı olarak belirlenmesi, Kaddafi muhalifi cephe arasında itirazlar doğurdu. Çünkü Mustafa Abdül Celil, Kaddafi dönemiyle yakın bağları bulunan bir kişi. 




HABER

Konsey Başkanı Türkiye'de 
23 Mayıs 2011

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açılamada, Libya Ulusal Geçiş Konseyi Başkanı Mustafa Abdulcelil, beraberindeki heyetle 23-24 Mayıs 2011 tarihlerinde Türkiye'ye geldi. Cumhurbaşkanı, başbakan ve dışişleri bakanı ile görüştü.




HABER

Libya'da isyancılar birbirine düştü
31 Temmuz 2011

İsyancıların kurduğu Ulusal Geçiş Konseyi'nin Enformasyon Bakanı Mahmut Şamam, beş saatlik çatışmanın ardından, başka bir isyancı grubun kontrolündeki bir askeri üssü ele geçirdiklerini açıkladı. Sabaha karşı başlayan çatışma sonunda 4 isyancının öldüğü, 6'sının yaralandığı bildirildi. 

Çatışmalar, muhaliflerin askeri komutanı Abdül Fettah Yunus'ın geçtiğimiz perşembe günü esrarengiz bir biçimde öldürülmesinin ardından geldi. Yunus'un öldürülmesi ve bugünkü çatışmalar, Kaddafi rejimine karşı ayaklanan direnişçiler arasındaki ayrılığı da gözler önüne serdi. Yunus, direnişçilerin tarafına geçmeden önce Kaddafi yönetiminin içişleri bakanıydı. 

Öte yandan, Libya Dışişleri Bakanı Yardımcısı Halid Kaim, “Başbakan ve diğer bakanlarla geçen haftalarda temas kurmaya çalışanların da olduğunu” belirterek, Yunus'la Libya yönetimi arasında son günlerde temas olduğu yönündeki haberleri yalanladı.

Kaim, basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Mahmud Cibril (Libyalı muhaliflerin iki numaralı ismi), Ali El İsavi (dış ilişkiler sorumlusu), Ali Sallabi (din adamı) ve diğerleriyle temaslar var” dedi.

YUNUS'UN ÖLÜM NEDENİ HALA NET DEĞİL

Ulusal Geçiş Konseyi'nin Başkanı Mustafa Abdül Celil ise isyancılara ihanet etiği için infaz edildiği öne sürülen Yunus'un hakkındaki suçlamalar sebebiyle tutuklandığını ve güvenli bir yere götürülürken öldürüldüğünü söyledi.

Celil, gazetecilere yaptığı açıklamada, Yunus'un ihanet ettiği için öldürüldüğü yolundaki haberleri yalanlarken, olayla ilgili soruşturmanın hala tamamlanmadığını ancak öldüren kişilerin belirlendiğini bildirdi.

Yunus'un cesedi perşembe günü, isyancıların fiili başkenti Bingazi'nin dış kesiminde, yakın yardımcısı iki albayın cesediyle birlikte bulunmuştu. Görgü tanıkları, Yunus'un kendisini ihanet şüphesiyle gözaltına alan muhalifler tarafından öldürüldüğünü söylemişlerdi.




HABER

YENİ LİDER KİM OLACAK?
22 Ağustos 2011

Tüm muhalif gruplar tarafından saygı duyulan ve kabul edilen bir lider yok.

Bunlar arasında en çok eski Adalet Bakanı Mustafa Abdülcelil ön plana çıkıyor. Liderliğini yaptığı Ulusal Geçiş Konseyi'nde eski bakanların yanı sıra Arap milliyetçisi, İslamcı, laik, sosyalist ve işadamı gibi çok farklı görüşlere sahip isimler de yer alıyor.

Dahası Ulusal Geçiş Konseyi, şu anda aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 32 ülke tarafından "Libya halkının meşru temsilcisi" olarak tanınmış durumda.

Ancak isyancıların askeri kanadının komutanı Abdül Fatih Yunus'un öldürülmesi, Abdülcelil'in liderliği ve Ulusal Geçiş Konseyi'nin gücü konusunda da ciddi soru işaretleri doğurdu.

Yunus suikastı, muhalifler arasındaki görüş ayrılıklarını da iyice belirginleştirdi. Ayrıca suikastla ilgili açılan soruşturmada herhangi bir ilerleme kaydedilmiş değil. 

Ön plana çıkan bir diğer isim de Ali Tarhuni. Ayaklanmanın başlamasının ardından sürgünde bulunduğu ABD'den ülkesine döndü. İsyancıların başta petrol olmak üzere ekonomik ve mali işlerinin sorumluluğunu yürütüyor.

Yine de ön plana çıkan bu iki isim, her ne kadar arkalarında Batı'nın desteği de olsa tek başlarına parçalı Libya muhalefetini bir araya getirme ve görüş ayrılıklarını giderme konusunda yeterli görülmüyor.

ESKİ REJİMİN BÜROKRATLARI NE OLACAK?

Muhaliflerin önündeki bir diğer önemli sıkıntı da Kaddafi ile birlikte çalışmış isimlerin yeni yönetimde yer almalarına izin verilip verilmemesi konusu.

Özellikle bu konu, muhalifler arasında ciddi tartışma yaratmış durumda. İsyancıların bir kısmı, Kaddafi ile çalışmış hiçbir yetkilinin daha sonra taraf değiştirse bile yeni yönetimde yer almaması gerektiğini öne sürerken, bir diğer kısmı da tam tersi görüşü savunuyor.

Kaddafi ile devlet yönetiminde ve özellikle petrol başta olmak üzere Libya'nın sahip olduğu kaynakların idaresinde tecrübeli olan isimlerin dışarıda bırakılması yeni yönetimde ciddi sıkıntılar yaratabilir.

MUHALEFET PARAMPARÇA

Tüm bunların ötesinde Libya'da muhalefetin tek parçalı bir yapısı bulunmuyor. Dahası, muhalefet içinde bazı grupların, "ortak düşman" ortadan kalktıktan sonra birbirleriyle çatışmasından korkuluyor.

Muhalefet içerisinde yer alan örgütler, farklı etnik, sekteryan, dini ve siyasi gruplardan geliyor. Örneğin Libya'nın en büyük üçüncü kenti Misrata'daki muhalif gruplar ile Bingazi'deki Ulusal Geçiş Konseyi arasında ciddi görüş ayrılıkları olduğu biliniyor.

Misrata'daki gruplar, uzun bir süredir Bingazi'den emir almıyor. Ayrıca bu grupların, savaş alanında en uzun ve zorlu mücadeleyi verdikleri için yeni yapıda ağırlıklarının daha fazla olmasını istedikleri de bir sır değil. 

Ağırlıklı olarak çölde yaşayan Berberiler ile Araplar arasında tarihsel bir çekişme mevcut. Bu iki grubun da Kaddafi sonrası Libya'da birbirleriyle çatışmalarından korkuluyor. 

Tüm bu sıkıntıların farkında olan bazı isyancı gruplar, Kaddafi'nin düşürülmesinin ardından isyancıların silahsızlandırılması için bazı çalışmalar planlıyor.

Libya için artık yeni bir sayfa açılıyor. Kaddafi rejimi fiilen çökmüş durumda. Ancak Kaddafi sonrasında demokrasiye geçiş ve istikrarın sağlanması, belki eski lideri devirmekten bile daha zorlu bir sınav olacak.