Piri  Reis
Büyük Türk Denizcisi



Doğum tarihi kesin olarak bilinmiyor. 1465-1470 arasında Gelibolu'da doğdu. Asıl adı Muhiddin Pirî'dir. Karamanlı Hacı Ali Mehmet'in oğlu ve ünlü Osmanlı denizcisi Kemal Reis'in yeğenidir.

Akdeniz'de korsanlık yapmakta olan amcasının yanında 1481'den sonra denize açıldı. 1487'de onunla birlikte İspanya'daki Müslümanlar'ın yardımına gitti. 1491-1493 arasında Sicilya, Sardunya, Korsika adalarına ve güney Fransa kıyılarına yapılan akınlara katıldı.

Amcası Kemal Reis'le birlikte Osmanlı Devleti'nin hizmetine girerek 1499-1502 Osmanlı-Venedik Savaşı'nda bir savaş gemisinde kaptanlık yaptı. 1511'de Kemal Reis'in ölümü üzerine Gelibolu'ya çekilerek Kitab-ı Bahriye (Denizcilik Kitabı) üzerinde çalıştı ve 1513'te bir dünya haritası çizdi.

1516 Mısır seferinde Osmanlı donanmasında kaptan olarak savaştı. 1517'de ilk çizdiği haritayı Yavuz Sultan Selim Han’a sundu.

1521'de Kitab-ı Bahriye'yi tamamladıktan sonra 1522'de Rodos seferine katıldı. 1524'te sadrazam Makbul İbrahim Paşa'yı Mısır'a götüren gemiye kılavuzluk etti.

Sadrazamın ilgilenmesi üzerine 1525'te Kitab-ı Bahriye'yi yeniden düzenleyerek onun aracılığıyla Kanuni Sultan Süleyman Han’a sundu. 1528'de çizdiği ikinci haritasını da padişaha armağan etti.

1528'den sonra güney denizlerinde görev yaptı. Portekizlilerin Aden'i alması üzerine Süveyş'teki Osmanlı donanmasına kaptan atanarak 26 Şubat 1548'de Aden'i geri aldı. 1552'de önemli bir Portekiz üssü olan Maskat'ı ve ardından Kişm Adası'nı alarak Hürmüz Kalesi'ni kuşattı. Portekizliler'in Basra Körfezi'ni kapatmak istediklerini duyarak kuzeye yöneldi. Katar Yarımadası'na, Bahreyn Adası'na egemen olarak Mısır'a geçti. Donanmayı Basra Körfezi'nde bıraktığı için sefer sırasında kendisinden yardımını esirgeyen Basra Valisi Kubâd Paşa'nın da girişimleriyle suçlu görülerek Kahire'de 1554 yılında idam edildi.


ESERİ:

Kitab-ı Bahriye, (Yeni harflerle, Denizcilik Kitabı, 2 kitap, Y. Senemoğlu (haz),Tercüman 1001 Temel Eser)




HAKKINDA YAZILANLAR

Hem denizci hem haritacı

Büyük bir denizci olduğu kadar büyük bir haritacı olan Pirî Reis, korsanlık günlerinden başlayarak gezip gördüğü yerleri yabancı kaynaklardan da yararlanarak tarihi ve coğrafi özellikleriyle birlikte kitabında anlatmış ve haritalarını çizmiştir. Kitab-ı Bahriye'nin nazımla yazılan ve denizcilikle ilgili tüm bilgilerin toplandığı başlangıç bölümünde, genel açıklamalardan sonra Ege ve Akdeniz adaları tanıtılarak denizle ilgili gözlem ve deneyim önemi vurgulanır. Fırtına, rüzgâr çeşitleri, pusula ve haritanın tanımından sonra dünyayı kaplayan denizler ve karaların oranı belirtilir. Portekizliler'in denizcilikteki ilerlemeleri ve keşifleri, Çin Denizi, Hint Okyanusu, Akdeniz ve Ege Denizi'ndeki rüzgârlar, Basra Körfezi, Atlas Okyanusu ayrıntılı biçimde anlatılır.

Düz yazı ile anlatımın başladığı haritalı bölüm asıl metni oluşturur. Bu bölümde Çanakkale Boğazı'ndan başlayarak Ege Denizi kıyı ve adaları, Adriyatik Denizi kıyıları, Batı İtalya, Güney Fransa, Doğu İspanya kıyılarıyla çevresindeki adalara ilişkin tarihi, coğrafi bilgiler verilerek Kuzey Afrika kıyıları, Filistin, Suriye, Kıbrıs ve Anadolu kıyıları izlenerek Marmaris'te tüm Akdeniz'in havzası noktalanır.

1513'te çizdiği ilk haritasında Kristof Kolomb'un 1498'de çizdiği Amerika haritasından, Portekiz ve Arap haritalarından yararlandığını belirtir. Elde kalan parçası Avrupa ve Afrika'nın batı kıyılarıyla Atlas Okyanusunu, Antil Adalarını, orta ve Güney Amerika'yı gösterir. 1528'de çizdiği ikinci haritasından günümüze kalan parça, büyük bir dünya haritasının kuzey batı köşesi olup Atlas Okyanusu'nun kuzeyini, kuzey ve orta Amerika'nın yeni keşfedilmiş kıyılarını ve Grönland'dan Florida'ya uzanan kıyı şeridini içerir. Adalar ve kıyılar son keşiflere dayalı olarak daha doğru çizilidir. Keşfedilmeyen yerler ise beyaz bırakılarak, bilinmediği için çizilmediği belirtilir. İlk haritadan daha büyük ölçekli ve gelişkin olan ikincisi, teknik olarak döneminin en ileri örneğidir.






English Biography

Piri Reis

Muhiddin Piri was born in Gelibolu, one of the important centers of Turkish navigation between 1465 and 1470. The exact date of his birth is not known. His father was Hadji Mehmet, and his uncle was Kemal Reis, one of the famous captains of those times. He started working as a pirate when he was 11, and then he sailed together with his uncle Kemal Reis, who entered civil service and took part in various sea battles between 1487 and 1493.

It is because of his success in the wars between 1499 and 1502 that he was first mentioned separately in Turkish navigation history. At the same time, he may have seized the map of Colombus in one of the wars against Portuguese.

In 1511, he left seas upon his uncles death and turned back to Gelibolu; engaged in map drawing, and then entered into service of great Turkish sailor Barbarossa (1476-1546).

During seizure of Egypt (1516-1517), he came out much successful with ships under his command in occupation of Alexandria, which was an important sea base. Such success helped his introduction to Sultan Selim (1517-1520) and his presentation to him the world map which he completed in Gelibolu in 1513.

After Egypt expedition, Piri turned back to Gelibolu and started to work on The Book of Navy. Some chaos emerged in Egypt at the same time. It was agreed that Piri should guide the navy to be sent to Egypt to take Pargali Ibrahim Pasha there to put down the rebellion. A storm broke out during the campaign and ships had to take shelter in Rhodes for a period of time. Such event provided the opportunity for Piri to meet Pasha. Pargali had noticed that Piri Reis used frequently some notes, which was the book he was preparing, during the campaign and wanted him to turn these notes into a book. As a matter of fact, Piri completed this book and presented to Sultan Suleyman at the hands of Ibrahim Pasha. The Naval Book attracted admiration of the Ruler. It was succeeded by the second world map only the first part of which now we have in hand, called the map of North America. Portuguese seized Aden at those times. Ottoman State commissioned Piri Reis as Indian Captain and wanted him to take Aden back. Piri took Aden back in 1548 and made invasions at the shores of Umman Sea.

His successes made his enemies angry. Basra Emir informed Istanbul that he left the navy in Basra. Upon Egypt Governor Dukayin-zade Mehmet Pasha's agreeing with his idea, Piri Reis, who was over eighty, was executed in Cairo in 1555.

First World Map of Piri Reis

As far as we found out from a note on this map which shows Southwestern Europe, Northwestern Africa, Southeastern and Middle America shores on a parchment with 90/60 size, which was found in Topkapi Palace in 1929, it was the part of a big world map he drew in Gelibolu in 1513 and then presented to Egyptian Sultan Selim in 1517 (1512-1520).

The map showed mountains in embossed design, the rivers were shown with thick lines, stony places were black, sandy and shallow places were shown with red points, stony places not visible in the sea with crosses. The map was embellished with common plant, animal pictures, and notes about regions.

This was a map which aimed at introducing shores and islands without latitudes and longitudes. There are two compass roses one in the south and one in the north instead of latitudes and longitudes. Lines dividing each compass roses into 32 sections extend along the map, with two tables showing vemin sections. The lines and scales from wind roses are useful for measuring the distance between ports.

In general, this map was thought to lack mathematical foundation. However, investigations showed that in Piri Reis' map, there were five projection centers on Atlantic Ocean. Latitudes and longitudes can easily be drawn on this map. Anyway, he told in his Naval Book that this map was drawn very carefully and that any mistake no matter how small would mislead the users of such map and that such map should not be used.

Piri Reis took advantage of 34 maps. The dates of 20 of those are not certain. 8 of them are maps called Caferiye by Muslim geographers. 4 of them are new maps drawn by Portuguese: 1 is Columbus' map. He says about this issue in his Naval book:
Ol kitabıyla ider iyâd
Dahi sonra durmaz açar ol ili
Hartısı ta kim geldi bize
Varup Antilyeyi ider aşikâr
Şimdi meşhur eylemiştir ol yolu
İş bu zor kim dedim cümle size.

One of the notes on the map also reveal that a Spanish person who was taken captive by Kemal Reis and who had taken part in three of the four travels of Columbus gave much information about Columbus' discoveries.

Since Columbus' map is lost, the only original document we have is this map of Piri Reis. Piri remained faithful to the map by Columbus while drawing American coasts and repeated it in many points. Antilles and Cuba Island in the Map were shown as a continent in line with the claims of Columbus. Columbus believed that Cuba coasts comprised a continent when he was there in 1494, and made Notary Fernand Perez de Luna, who was in the ship, write that. He also made the crew sign this document. This document dated 12 June 1494 stated that each crew who agreed and signed that Cuba was a continent would be fined 10.000 maravides apart from his tongue's being cut. In addition, Piri called an island "Kalera" since Columbus named a cape in Trinidad as "Kalera". Haiti, which was called Spanish, was shown as Spain Island by Piri. 12 islands to the southeast of Haiti were called Undizi Vergine. He used Italian, the native language of Columbus instead of Spanish Onze word.

In addition, Columbus showed South America as a group of islands. Piri, being inspired with that, drew many imaginary islands with parrot pictures on, across Trinidat island.

He made use of new Portuguese islands while drawing South America. Those were maps drawn by America Vespuci, Pinson, Juan de Solis until 1508. Moreover, some of the place names in South American coasts are similar to their names today. The places of primary rivers in these regions such as Santa Agostini, San Megali, San Francisko, Porto Ralli, Totel Santo, Abroklok, Cab Frio, Kantenio are shown, but their names were not written. It is interesting that La Plata river, which did not attract attention of Pinzon and Juan de Solis, was shown on the map. His extending south of South America toward east shows Batlamius effect. As a matter of fact, Naval Book showed south of South America as sea, not land.

There are pictures of ships on the map. Those were drawn to show the discoveries of the travelers. For example, the note next to the ship picture in the vicinity of Santianio Island states that a Genoese named Nnaton had discovered this island. To the north of Guinea, there is the picture of a big ship picture with a woman and a man lighting fire on fish three people, a boat and three people ahead illustrating Santo Brandan myth. Piri indicates that he took these myths not from Portuguese but old Mappa Mundis.

The map bears historical value because of its being drawn in terms of much of a scientific approach for its times and because it is the only map drawn using Columbus map of which today we have neither the original nor a copy.

Second World Map (1528)

15 years after drawing of the first map of Piri Reis in 1528, a second World Map was drawn in Gelibolu again. Today we have a 68/69 cm undersigned part of it. This part contains north Atlantic Ocean, the coasts of North and Middle America discovered at those times.

The map starts with Greenland in the north. The first land toward south was called Bakala and the lower one was named Terre neuv, with an indication that those were discovered by Portuguese. Florida peninsula, named St. Batisto by him which is drawn very accurately follows that. It was added to Porto Rico in the previous map. The lands on the side are Honduras and Yukatan peninsulas discovered in 1519.

Cuba and Haiti were drawn very accurately. Isl di Vana was written on Cuba Island. The mistakes on the previous map were corrected.

There are wind roses divided into 32 equal sections instead of longitudes and latitudes in this map too. According to two scales divided into 20 parts and the explanations, the distance between the parts is 50 miles, and between the points is 10 miles. Tropic of Cancer, which was not visible in the previous map was drawn and named günuzadısı. It was drawn over Cuba Island. More correctly, it should have gone over a little more to the north.

There are some mistakes on the map compared to today's maps. This is because of not taking into consideration the position of 10-13 degrees in the compasses of those days. All maps of western origin bear the same mistakes too.

The coasts of this map are drawn much more successfully compared to the previous ones, some blank places were filled and some were left blank. This shows that Piri had a scientific approach and he followed discoveries on time and step by step. We can say that this map is one of the most successful maps with regard to map technique drawn in that century.




HABER

Piri Reis geliyor

Ünlü Türk denizcisi Piri Reis'i, sinema filmi haline getirmek için kolları sıvayan yapımcı Cumali Varer, Başbakan Erdoğan'la görüşüp destek sözü aldı. 2011'de herkes bu filmi konuşacak.

Tarihin en ünlü Türk denizcilerinden Piri Reis ve gemisi 'Chebec', Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da desteğiyle beyazperdeye aktarılacak. Yapımcılığını Fransa'da yaşayan Cumali Varer'in üstleneceği 'Barbaresk' adlı film için Piri Reis'in 'Chebec' gemisi, Tuzla Tersaneleri'nde inşa edilecek. Geminin yapımına İstanbul Büyükşehir Belediyesi de tam destek verecek.




YORUM

2013: Piri Reis Yılı
İskender Pala
9 Ocak 2013

Piri Reis ünlü dünya haritasını yapalı tam beş yüz yıl olmuş. UNESCO, 2013’ü dünyada “Piri Reis Haritasının 500. Yılı” olarak kutlama ve anma listesine aldı.

Bu kısmı sevindirici, ama sevinemediğim kısım şu: Tahminen devletin çeşitli kademeleri (Kültür Bakanlığı, Denizcilik Müsteşarlığı, Başbakanlık Tanıtma Fonu Sekreterliği vb.), üniversiteler (başta Piri Reis Üniversitesi), ilgili valilikler (Çanakkale, Antalya vb.) ve belediyeler (Gelibolu Belediyesi, Tuzla Belediyesi vb.), denizcilikle alakalı dernekler, vakıflar Piri Reis’i gündemlerine alıp yıllık programlarına koyacak, planlama yapacaklar. Gel gelelim diğer acil ve önemli(!) işler arasında bu plan ve programlar hep ertelenecek, söz gelimi ödeneği bulunamayacak, denizcilikten para kazanan armatörler ile projeleri yürütmek isteyen kültür adamlarının ortak zeminleri oluşamayacak ve nihayet planlanan büyük hedefler gittikçe küçülecek, projeler kadük olacak, yılın son iki-üç ayına, yani ölüyü gömme aşamasına gelinecek, en ucuz etkinliklerin icrası ile yılı geçiştirmeye, dostlar alışverişte görsün hesabına dönülecek. Sonuçta birkaç şehir veya mekânda aynı bilim adamları tarafından birbirinden çıkarılmış bildiriler sunularak üç-beş sempozyum yapılacak, eğer başarılabilirse bir resim sergisi, pul ve hatıra para basımı, haritanın bastırılıp dağıtılması, birkaç broşür, afiş vs. işte, oldu bitti. Kitab-ı Bahriye’nin tıpkıbasımı belki; ama mesela bilimsel bir tenkitli neşri yapılamaz (çünkü bunun için iki-üç yıl önceden çalışmalara başlamak gerekirdi).

Bu yazdıklarımı abartılı bulabilirsiniz ama Türkiye’de gerek UNESCO’nun itibar ettiği, gerekse milli anma yılları maalesef hep böyle geçiştirile gelmiştir. Mevlânâ (2007), Evliya Çelebi (2011), Şair Nabi (2012), Itri (2012) böyle geçip gitmedi mi? İşte bu yüzden diyorum ki geliniz bir defa olsun profesyonelce bir iş yapalım ve Piri Reis Haritasının 500. Yılı’nı içeride ve dışarıda yüz akıyla geçirelim. Önerilerim şöyle:

1. İlgili kuruluşların delegelerinden bir kutlama/anma komitesi kurulur.

2. Kurumlar harcayacakları rakamları katkı payı olarak taahhüt eder, bunlar bir havuzda toplanır ve total bütçe oluşturulur.

3. Yapılacak etkinlikler planlanıp bütçelendirilir (Etkinliklerde ikizleşme önlenmiş olur).

4. Kurumların katkı bütçesine ve ilgililik oranına göre iş paylaşımı yapılır.

5. İş akışı için takvim hazırlanır ve etkinlikler küçükten büyüğe doğru bütün yıla yayılır.

6. Tanıtım çalışmasına paralel olarak planlanan işler kamuoyuna duyurulur (bir tür taahhüt ve teminat).

7. Etkinliklerin her kademesi kontrol altında ve özenle yürütülür, katılım sağlanır.

8. Böylece kalıcı eser(ler) ortaya çıkarılır ve yılı hatırası olarak gelecek yıllarda yaşaması için düzenleme yapılır.

9. Yılın sonunda değerlendirme ve sonuç kamuoyu ile paylaşılır.

10. Bu yılı yaşayanlar, yıllarca hatıralarını anlatırlar.

Hayallerim de şöyle:

Önce komite bir basın açıklamasıyla kamuoyunu bilgilendirmeli ve yapacaklarını taahhüt etmelidir. Valilikler konferanslara hemen başlamalıdır. Üniversiteler bahar yarıyılı bitmeden sempozyumları gerçekleştirmeli ve çıkan bilimsel sonuçlar, yıl sonuna kadar yol haritası olmalıdır (Komite, Societe de Geographie ile birlikte uluslararası bir toplantıyı sonbaharda yapabilir). İlgili sergi, konser, gösterim vb. etkinlikler yaz sezonuna yayılmalı, sipariş edilecek bir tiyatro yahut opera en geç sonbahara yetiştirilmelidir. Kitab-ı Bahriye’nin ve ünlü haritanın tıpkıbasımları ve röprodüksiyonları üç ay içinde yapılmalı ve dağıtılmalı, farkındalık oluşturulmalıdır. Film yetişmez ama Sinema Genel Müdürlüğü tarafından bir belgesel çalışması hemen başlatılmalıdır. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ile Gemi Armatörleri Birliği veya Kooperatifi, İBB Şehir Hatları, İDO vb. kurumlar ortaklaşa Piri Reis isimli bir geminin inşasına başlamalı. Dıştan XVI. yüzyıl kalyonu görünümündeki gemi içte fuaye ve konser salonu olmalı, gelecek yıllarda kültürel maksatlı olarak bütün dünyayı dolaşmalı, yalnızca Piri Reis’i, haritasını değil topyekûn Türk kültürünü ve sanatını tanıtıcı etkinliklerde kullanılmalı, kimlikli konserler ve oyunlar sergileyebilmeli (Böyle bir gemi dünyada ilk olur ve ses getirir), söz gelimi yıl boyunca, Kitab-ı Bahriye’de haritası bulunan yurtiçi ve yurtdışı şehir ve kasabaları dolaşmalı ve o şehrin yetkililerine Kitab-ı Bahriye ile birlikte şehirlerinin özel baskı bir haritasını sunmalı, bu vesileyle gemideki sergi, belgesel veya konseri izlemeye davet etmeli, dünyanın pek çok şehri ile böylece kültür diplomasisi başlatmalı, Türkiye’nin iyi niyet ve dostluğunu gösterirken zengin kültürünü de tanıtmalı… malı, meli… Bunlar yetmez, YÖK, bu yıldan hatıra kalmak üzere bir Piri Reis Enstitüsü’nü ve binasını kurmalı, devlet kadro vermeli ve bu yıl içinde çalışmaya başlamalıdır.

Ey yetkililer ve ilgililer, gelin bu yıl başaralım ve 2013 sonunda Piri Reis adını taşıyan bir gemi ile içinde çalışılan bir enstitü binamız olsun!




HABER

Dünya Piri Reis Yılı'nda Piri Reis’in haritası 20 günlüğüne sergide
24 Ocak 2013

Türk denizciliğinin ve haritacılığının önemli isimlerinden Piri Reis’in çizdiği haritanın 500. yılı olması sebebiyle 2013’ü müellifine adamıştı. “Dünya Piri Reis Yılı” olarak ilan edilen yıl, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla önemli bir etkinlikle başladı.

Topkapı Sarayı Müzesi, yıla Osmanlı denizcisinin adının verilmesine vesile olan dünya haritasının bir parçasını ve Kitab-ı Bahriyye adlı eserden bölümleri 19 yıl sonra depolardan çıkararak tekrar ziyaretçilere açtı. Açılışına Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Topkapı Sarayı Müzesi Müdürü Haluk Dursun ve gazeteci-yazar Taha Akyol gibi isimlerin katıldığı sergide, 1513 yılında yapılan Avrupa ve Afrika’nın batı sahillerini, Atlas Okyanusu’nu, Orta ve Güney Amerika’nın bir kısmını kapsayan dünya haritası, 1528 tarihli Yucatan, Küba, Haiti, Florida ve Kuzey Amerika’yı gösteren parşömen harita parçası ve Kitab-ı Bahriyye’de yer alan Alanya, Korfu Adası ve Venedik haritaları bulunuyor. Dün sabah saatlerinde ziyarete açılan sergi 11 Şubat’a kadar görülebilir. 2013’ün Dünya Piri Reis Yılı ilan edilmesiyle Bilkent Kültür Girişimi de, tüm Türkiye’deki müze mağazalarında satışa sunulmak üzere 87 parçalık sınırlı üretim bir Piri Reis koleksiyonu tanıttı.





HABER

Piri Reis Dünya haritasının 500’üncü yılı
500 yılın gizemi - 1 / Bülent Özükan
Milliyet 14 Mart 2013

Piri Reis’in değerini Batılı bilim çevreleri Türkiye’den çok daha iyi biliyor. Nedeniyse bulunamayan Kristof Kolomb haritalarının izinin Piri Reis haritalarında ortaya çıkması.

Piri Reis ünlü dünya haritasını tamamladığında şöyle bir not düşer: Bu harita kulunuz Hacı Mehmet Oğlu ve Kemal Reis’in Allah her ikisine de rahmet eylesin yeğeni Piri tarafından 919 yılının muharrem ayında çizilmiştir. Hicri 919 yılı ise miladi 1513 yılıdır. Ve 1513 yılının muharrem ayı 9 Mart-7 Nisan tarihleri arasındadır.

Kitaptaki o denizci

Kısaca bulunduğumuz günler bu ünlü haritanın tam 500’üncü yılı. Bu nedenle Piri Reis’in önemini ve değerini Batılı bilim çevreleri Türkiye’den çok daha iyi biliyor.

Amerika kıtasının kaşifi olarak bilinen denizci Kristof Kolomb’un keşifleri sırasında kullandığı haritaları bugün kayıp. Yani Batı müzelerinde bin yıldan daha eski haritalar bulunmasına rağmen, Kristof Kolomb’a ait tek bir harita yok.
Piri Reis 1513 tarihli dünya haritasına yazdığı haşiyede (kenar notu) haritayı yaparken yararlandığı haritaları sıralarken bir adet Kolomb haritasından bahseder. Kitab-ı Bahriye isimli eserinde ise, amcası Kemal Reis ile bir deniz savaşında esir aldıkları denizcinin Kristof Kolomb ile okyanus yolculuklarına üç defa katıldığını ve bu denizciden bir harita edindiklerini anlatır. Bu anlatımın, Paul Kahle tarafından bir konferansla sunumu, Batılı bilim çevrelerinde büyük ilgi görür. Nedeni; bulunamayan Kristof Kolomb haritalarının izi Piri Reis haritalarında ortaya çıkmıştır. Bu haritanın büyük ölçüde Kristof Kolomb’un haritası olduğu genel bir kabul görür.

Batılılar peşinde

1926 yılında Alman bilim insanı Paul Kahle’nin Kitab-ı Bahriye üzerine kitap yayınlaması ve 1929’da Topkapı Sarayı’nın müzeye dönüşümü sırasında 1513 tarihli haritanın 1/3’ünün bulunması üzerine Piri Reis ve yaptığı Dünya Haritasıyla ilgili çok sayıda ciddi eser yayınlanır. Batılı bilim çevreleri coğrafya keşifleri üzerine ciddi bir belge, Amerikan bilim çevreleri de Amerika’nın köklerine ilişkin yeni bir ipucu elde ettikleri için akademik çalışmalarına Piri Reis’i de dahil ederler.

Ama Gelibolu doğumlu Piri Reis üzerine Türkiye akademik çevrelerince ciddi tek bir kitap dahi yayınlanmamıştır. Afet İnan’ın 1954’de yayınladığı kitapçık Piri Reis üzerine bir araştırma kitabı değil, uzunca bir tebliğ niteliğindedir. Deniz Müzesi‘nin yayınladığı Cevat Ülkekul’un eseri ise değerli bir derlemedir.

Piri Reis üzerine araştırmalar yapan iki değerli bilim insanı dikkat çekiyor. Çek asıllı Svat Soucek ve Amerikalı Gregory C. McIntosh. Her ikisinin de uzmanlık alanı Piri Reis ve 1513 Dünya Haritası.

Türkiye dostu tarihçi

Soucek yaşamının önemli bölümünü Piri Reis’i araştırmakla geçirdi. Soucek Türkiye dostu bir tarihçi. Kitabının girişindeki Türkiye tarifi de, bunun bir kanıtı; “Türkiye kendisini çevreleyen üç denizin uzun ve güzel kıyılarıyla kutsanmış bir ülkedir”. Yazar, dönemi anlatan tanımlarıyla 500 yıl öncesinin yaşamını hissettirebiliyor:
“En çok kullanılan gemi tipi, adını kürekli gemi anlamındaki Yunan kökenli Türkçe bir kelimeden alan Kadırga’dır. Uzun, alçak ve dar bir gemi olan kadırga, limanlara girerken ya da limanlardan çıkarken, düşmanı takip ederken ya da düşmandan kaçarken ve savaş esnasında kürekle yol alırdı.”
Soucek ayrıca, Piri Reis eserlerinde 3 gemi tipinden bahsedildiğini yazar: Kadırga, Karavela ve Barça ya da Köke. Soucek’e göre Piri Reis 1513 tarihli Dünya Haritasını Karaka ve Karavela tipi gemilerle süslemiştir.

Portolan tarzı harita

Piri Reis döneminde yaygın olarak kullanılan portolan haritaları daha çok Portekiz, İspanyol ve İtalyanların ürettiği biliniyordu. 20’den fazla kitap ve konferansında Piri Reis ve 1513 Dünya haritasını konu edinen dünyanın sayılı Piri Reis uzmanlarından Gregory C. McIntosh Boyut Yayınları’ndan çıkan Piri Reis 1513 Dünya Haritası adlı kitabında yer alan yazısında mükemmel bir harita kopyası olarak nitelendirdikten sonra şu bilgileri verir:
“Bu, portolan tarzı bir haritadır. Portolan haritaları on üçüncü yüzyılda ilk olarak Venedikliler ve Cenovalılar daha sonra da Katalunyalılar ve Mayorkalı denizciler arasında geliştirilen, Akdeniz, Ege ve Karadeniz bölgelerine ait deniz haritaları olarak ortaya çıktı. On dördüncü yüzyılda Atlantik’in Avrupa kıyılarını kapsayacak şekilde genişledi. Afrika ve daha sonraları Asya ve Yeni Dünya üzerine coğrafi bilgiler dahil oldukça temel şablonu genişleyen portolan haritaları, “portolan tarzı” veya “genişletilmiş portolan” deniz haritaları olarak anılacak şekilde dünya haritalarına uygulanmaya başlandı. On altıncı yüzyılın “genişletilmiş portolan tarzı” haritaları, geleneksel portolan deniz haritaları tarzında yapılıyor pusulagüllleri, kerte hatları vs. fakat alışılagelmiş Akdeniz bölgesi haricindeki alanları tasvir ediyordu. Juan de la Cosa’nın 1500 tarihli haritası, 1502 tarihli Cantino haritası, 1520’lerin Ribero dünya haritaları ve 1513 tarihli Piri Reis haritası portolan tarzı dünya haritalarının örnekleri arasında sayılabilir. Akdeniz’in portolan deniz haritaları ve portolan tarzı dünya haritaları on yedinci yüzyıla kadar üretilmeye devam edilmiştir.”

Mantık hesabıyla keşif

Piri Reis 1513 Dünya Haritası adlı kitapta İstanbul Teknik Üniversitesi Geomatik Mühendisliği Bölüm Başkanı Doğan Uçar ise şöyle diyor:
“Piri Reis’in yaşadığı dönemlerde yön belirlemede kullanılan temel yöntem, ‘Dead reckoning’ denilen metoddur ve ‘mantıklı çıkarım yaparak hesaplama’ anlamına gelmektedir. Yöntem, gidilen yol uzunluğu, bu yolun gidilmesi için gerekli zaman ve pusulayı kullanmaktadır. En basit tanımıyla Dead Reckoning belirli bir süre önce nerede olduğu kesin olarak bilinen bir taşıtın, şu an nerede olması gerektiğinin (ya da nerede olduğunun) hesabı şeklinde yürütülmektedir. Kristof Kolomb’un seyir defteri kayıtlarından ve güncelerinden bu yöntemi kullandığı net olarak bellidir. Geminin kuzeye göre gidiş doğrultusu ise pusula ile belirlenmekte ve bu yol ve doğrultu haritada ucu uca eklenerek geminin açık denizde izlediği rota haritaya işlenmektedir. Hareket edilen noktadan batıya gidilen mesafe an be an kayıt edilmektedir. Ve gidilen bu mesafeye göre bulunulan yelkenlinin boylamı hesaplanabilmektedir.”





HABER

"Piri Reis’i Anlamak ve Haritalarını Okumak" paneli düzenlendi
30 Aralık 2013

Çanakkale Valiliği, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) ve Çanakkale Düşünce Platformu işbirliğiyle "Piri Reis'i Anlamak ve Haritalarını Okumak" isimli bir panel düzenledi. Çanakkale Piri Reis Günleri çerçevesinde ÇOMÜ Troia Kültür Merkezi'ndeki panelin başkanlığını Doç. Dr. Muhammet Erat yaparken konuşmacı olarak Prof. Dr. Fevzi Sefa Dereköy, Doç. Dr. Şevket Yavuz, Yrd. Doç. Dr. Ahmet Esenkaya, Yrd. Doç. Dr. Nazan Karakaş Özgür, Yrd. Doç. Dr. Firdevs Çetin ve Yrd. Doç. Dr. Mithat Atabay katıldı.

Dereköy, "Piri Reis Döneminde Akdeniz ve Atlantikte Kimlik Değişimleri ile Kültürler" konulu bir sunum yaparken Yavuz "İdeografyanın Panoraması", Esenkaya "Osmanlı Haritacılığı", Özgür "Piri Reisin Haritalarını Okumak", Çetin "Piri Reis'in Eserlerindeki Bilimsel Yöntem", Atabay ise "Piri Reis ve Şevki Paşa Haritalarında Gelibolu Yarımadası" konularını anlattı. Panele Çanakkale Milletvekili İsmail Kaşdemir, Valisi Ahmet Çınar, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Cumhuriyet Başsavcısı Salih Çokal, Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Aydın Şirin, ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, İdare Mahkemesi Başkanı Orhan Çıldıroğlu, İl Emniyet Müdürü Osman Zoroğlu, İl Genel Meclisi Başkanı Ali Rıza Tekin, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Enver Aydın, kurum kuruluş temsilcileri, akademik ve idari personelle öğrenciler katıldı. Panelin ardından yine Piri Reis Günleri çerçevesinde, Güzel Sanatlar Galerisi'nde "Piri Reisin İzinde" adlı minyatür sergisi açıldı.






www.biyografi.net (Binlerce Biyografi)