Ata Demirer
şovmen


sinema ve tiyatro oyuncusu



6 Temmuz 1972 tarihinde Bursa'da doğdu. Ortaokul ve liseyi Bursa Erkek Lisesi'nde okudu. Son sınıfta Çelebi Mehmet Lisesi'ne geçti ve buradan mezun oldu. Okul hayatından başarılı olamadı. Gece kuluplerinde piyanist-şantör olarak çalışmaya başladı. 1991 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Türk Müziği Bölümü'nü kazandı. İstanbul'a taşındı. Konservatuvar yılları boyunca, İstanbul'da müzisyenlik yapmaya devam etti. Yine o yıllarda arkadaşlarının desteği ile bar komedyenliği denemelerine başladı. Stand up gösterilerine başladı.

E.Ş.E.K Tiyatro Grubunun kurucusu Uğur Uludağ'nın aracılığı ile ilk profesyonel stand up gösterisini gerçekleştirdi. 1995 yılında Asos'ta verdiği müzikli şov sırasında keşfedildi. Dormen Tiyatrosu'nda "Komik Para" adlı oyunda rol aldı. Aynı yıl kendi kurduğu "Ege Kumpanya" adlı gösteri orkestrası ile birçok yerde sahneye çıktı.

Bu dönem Uğur Yücel ile tanışması hayatının dönüm noktalarından biri oldu. Komediye olan tutkusunu keşfetti ve konservatuvarı yarıda bırakarak stand up gösterilerine ağırlık verdi. 1996 ile 1998 yılları arasında bir çok yerde gösteri verdi. Leman Kültür'e oyununun kaydını götürdü ve çok beğenilmesi üzerine 1998 yılının Şubat ayında "Tek Kişilik Dev Kadro" adlı oyunu ile Leman Kültür'de sahne aldı.

Bu oyunu yaklaşık 1000 kez sahnede oynadı. "Korsan TV" adlı programı, ekranda 42 bölüm gösterildi. Televizyonda görülmesi ile şöhreti arttı. Daha sonra Vizotele Tuuba, Neredesin Firuze gibi projelerde yer aldı. "Kısık Ateşte 15 Dakika" filmi ile ilk başrolünü aldı. Birçok televizyon dizisinde yer aldı. "Avrupa Yakası" adlı dizide 3 sezon boyunca canlandırdığı "Volkan" karakteri çok beğenildi.

İki adet müzik albümü var. Daha sonra "Hacıyatmaz" adlı televizyon programına başladı. Gani Müjde tarafından yazılan ve yönetilen "Osmanlı Cumhuriyeti" adlı filmde Osmanlı padişahını canlandırdı.




HABER

İşte iki senaryodaki benzerlikler
Yenii Şafak 02.03.2012

Sabah Gazetesi Yazarı Yüksel Aytuğ günlerdir süren Ata Demirer ve Ferdi Tayfur arasında geçen senaryo konusuna değindi. Aytuğ, köşesinde iki filmin benzerlik ve farklılıklarını yazdı.

Lambalı Berlin'in Kaplan sazı

Bu da ne ola ki demeyin... Ferdi Tayfur'un Lambalı Saz filminin senaryosu ile Ata Demirer'in Berlin Kaplanı filmini karşılaştırınca beynim allak bullak oldu ve ortaya böyle melez bir başlık çıkıverdi...

Efendim, artık konuyu bilmeyen yok. Ferdi Tayfur, 2009 yılında benim sunduğum Medyatik programında Lambalı Saz adını verdiği film projesinden söz etmiş; diğer konuk Ata Demirer'e başrol teklif etmişti. Ata da "Senaryoyu gönder bir bakalım abi" demişti.

3 yıl sonra Ata Demirer'in Berlin Kaplanı filmi vizyona girince kıyamet koptu. Ferdi Tayfur, senaryonun kendisine ait olduğunu iddia ederek, 'Senaryo Benim' adıyla bir hak arama kampanyası başlattı.

Zira bizim programdan sonra senaryoyu kurye ile Ata Demirer'e gönderdiğini iddia ediyordu.

Kanaltürk'ün 2. Sayfa programında da Ferdi Tayfur tüm iddialarını sayıp döktü. Ben de o yayında Tayfur'un ricasını geri çeviremeyerek, senaryoyu bana gönderdiği taktirde objektif bir karşılaştırma yapıp bunu köşemden duyurmaya söz verdim.

Hemen söylemeliyim ki, Tayfur senaryonun tamamını değil, 'konuyu ilgilendiren bölümlerini' yollamış. Yine de elimdeki veriler ana hatlarıyla bir karşılaştırma yapmama olanak tanıyor.

Yine söylemeliyim ki, ben 'bilirkişi' değilim. Burada ifade edeceklerim tamamen kişisel yorumlarımdır ve sadece beni bağlar.

BENZERLİKLER

Her iki senaryonun da merkezinde bir gurbetçi boksör ve onun hak sahibi olduğu mirasın küçük bir bölümünü ona vermeye niyetli akrabalar var.

İki senaryoda da gurbetçi boksörün mafyaya olan borcu başına iş açıyor.

Lambalı Saz'da, boksörün hamisi olan kulüpçüyü mafya evire çevire dövüyor. Berlin Kaplanı'nda da boksörün antrenörünü, mafya ayağından kurşunluyor.

Her iki senaryoda da final maçını Orhan Ayhan anlatıyor.

Her iki senaryoda da mafyanın direttiği borç miktarı katlanarak artıyor.

Her iki senaryoda da ihtilaflı mirasa konu olan taşınmaz, yüzde 50 hisseli.

Kaplan'ın aşık olduğu kızın adı Elvan. Lambalı Saz'da ise evin küçük kızının adı Elvan.

AYRILIKLAR

Lambalı Saz'da emekli bir boksör var. Berlin Kaplanı'nda ise meslek hayatının sonuna gelmiş ama aktif bir boksör eksen alınıyor.

Lambalı Saz'da eski boksörün icat ettiği bir saz var. Berlin Kaplanı'nda böyle bir durum yok.

Lambalı Saz'da boksör, aşık olduğu ama yaş farkı nedeniyle kendine yakıştıramadığı üst kattaki kiracı kızı ünlü bir ses sanatçısı yapıp, içinde bulunduğu zor hayattan kurtarmak istiyor.

Berlin Kaplanı'nda boksör, aşık olduğu Elvan'ı yanında Almanya'ya götürmek amacında.

Berlin Kaplanı'ndaki final dövüşünde, bizim boksör zor durumda kalınca ailesi bir taksiye doluşup yardımına koşuyor, ona köşesinden destek veriyor, kazanmasını sağlıyor.

Lambalı Saz'da ise boksör yine zor durumdayken onu tıpkı diğer aile gibi televizyondan izleyen eniştenin hanımı, bebek Elvan'ı kayınpederinin kucağına bırakıp salona giderken trafik kazasında ölüyor.

Lambalı Saz'da evin küçük kızı var. Berlin Kaplanı'nda ise erkek çocuğu.

İşte durum budur!








www.biyografi.net (Binlerce Biyografi)